Menu

İngilizce be going to, will, if, to do konu anlatımı

Ekleyen: Yönetim | Okunma Sayısı: 1166 | Kategori: İngilizce Dersi Konu Anlatımları

A. Be Going to

1. Gelecekle ilgili plan ve niyetlerden söz etmek için be going to kullanılır. Be yardımcı fiili özneye göre çekilir (am, is, are); fiil herhangi bir ek almaz.

  • I am going to wash the car. (Arabayı yıkayacağım.)
  • He is going to do the shopping. (Alışverişi yapacak.)
  • Then we are going to go on a picnic. (Sonra pikniğe gideceğiz.)

2. Olumsuz cümlelerde be yardımcı fiilinden sonra not gelir; fiil herhangi bir ek almaz.

  • I am not (‘m not) going to do the cleaning. (Temizlik yapmayacağım.)
  • He is not (isn’t) going to cut the grass. (Çimleri kesmeyecek.)
  • Then we are not (aren’t) going to go anywhere. (Sonra hiçbir yere gitmeyeceğiz.

3. Soru cümlelerinde be yardımcı fiili öznenin önüne gelir; fiil herhangi bir ek almaz.

  • Am I going to do anything? (Herhangi bir şey yapacak mıyım?)
  • Is he going to look after the kids? (Çocuklara bakacak mı?)
  • Are we going to do anything together? (Birlikte herhangi bir şey yapacak mıyız?)
  • What are we going to do? (Ne yapacağız?)

B. Will

1. Will de be going to gibi gelecek zamandan söz etmek için kullanılır. Pek çok durumde birbirlerinin yerine kullanılabilecek olsalar da will daha çok konuşma anında verilen kararlar için kullanılır. Tüm öznelerle will kullanılır ve fiil herhangi bir ek almaz.

  • I will find a new solution. (Yeni bir çözüm bulurum / bulacağım.)
  • She will understand me. (O beni anlar / anlayacak(tır).)
  • They will help us. (Bize yardım ederler / edecekler(dir).)

2. Olumsuz cümlelerde will yardımcı fiilinden sonra not gelir; fiil herhangi bir ek almaz.

  • I will not (won’t) be surprised. (Şaşırmam / Şaşırmayacağım.)
  • She will not (won’t) lie to us. (Bize yalan söylemez / söylemeyecek(tir).)
  • They will not (won’t) regret. (Pişman olmazlar / olmayacaklar.)

3. Soru cümlelerinde will yardımcı fiili öznenin önüne gelir; fiil herhangi bir ek almaz.

  • Will I have another chance? (Başka bir şansım olur mu / olacak mı?)
  • Will she go there alone? (Oraya tek gider mi / gidecek mi?)
  • Will they find the way? (Yolu bulurlar mı / bulacaklar mı?)
  • What will they do? (Ne yaparlar / yapacaklar?)

C. If

1. If (eğer, ... -ise) şart / koşul cümlelerinde kullanılan bir bağlaçtır. Genel şartlardan / koşullardan söz ediliyorsa, cümlenin iki yarısında da Geniş Zaman veya must, can, should gibi modal fiiller kullanılır.

  • If you study hard, you get good marks. (Sıkı çalışırsan iyi puanlar alırsın.)
    You get good marks if you study hard.
  • If you don’t study hard, you can’t get good marks. (Sıkı çalışmazsan iyi puanlar alamazsın.)
    You can’t get good marks if you don’t study hard.

2. Gelecek ile ilgili şartlardan / koşullardan söz ediliyorsa, yan cümlecikte (if bağlacını içeren cümlecikte) Geniş Zaman, ana cümlecikte ise Gelecek Zaman (will / be going to) veya must, can, should gibi modal fiiller kullanılır.

  • If you work harder from now on, you will save some money. (Bundan sonra daha sıkı çalışırsan biraz para biriktirirsin.)
    You will save some money if you work harder from now on.
  • If you don’t work harder from now on, you can't save any money. (Bundan sonra daha sıkı çalışmazsan hiç para biriktiremezsin.)
    You can’t save any money if you don’t work harder from now on.
  • I’ll be glad if you help me. (Yardımcı olursan memnun olurum.)
  • We can’t be friends if you don’t trust me. (Bana güvenmezsen arkadaş olamayız.)
  • If she can finish her homework, we will go out. (Ödevini bitirebilirse dışarı çıkacağız.)
  • If you don’t give up, there will be a victory. (Pes etmezsen bir zafer olacak.)
  • You should read more if you want to be successful. (Başarılı olmak istiyorsan daha fazla okumalısın.)
  • If I have no money left, will you help me? (Param kalmazsa bana yardım eder misin?)

D. Infinitive of Purpose (To do)

To do (yapmak için) yapısı cümlenin başında veya sonunda kullanılabilir.

  • We are here to learn English. (İngilizce öğrenmek için buradayız.)
  • To learn English, we must study harder. (İngilizce öğrenmek için daha sıkı çalışmalıyız.)
  • You must eat healthy food to live longer.
  • We called the office to get more information.
  • They threw a party to celebrate their victory.
  • To be a leader, you must have some skills.
  • To impress the coach, you should play better.
  • To improve your English, you had better practise more.
ingilizce be going to konu anlatımıingilizce will konu anlatımıingilizce if konu anlatımıingilizce to do konu anlatımı

İngilizce Online Test Çöz İlketkinlik Eğlence Merkezi

Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. Sitemiz, 5651 sayılı yasada tanımlanan yer sağlayıcı olarak hizmet vermektedir. İlgili yasaya göre, site yönetiminin hukuka aykırı içerikleri kontrol etme yükümlülüğü yoktur. Bu nedenle, sitemiz uyar ve kaldır prensibini benimsemiştir. Telif hakkına konu olan eserlerin yasal olmayan bir biçimde paylaşıldığını ve yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahipleri veya meslek birlikleri, ingilizcedefteri(at)ingilizcedefteri.com mail adresinden bize ulaşabilirler. Şikayet yerinde görüldüğü takdirde ihlal olduğu düşünülen içerikler sitemizden kaldırılacaktır. Sitemiz hiçbir şekilde kar amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

üst